İletişime Geç

Telefon 0501 333 48 34

Fizyo Face Stretch

Anasayfaya Dön
services

Fizyo-Face Stretch konsepti; bütüncül yaklaşım doğrultusunda kliniğimizin kurucu fizyoterapisti Buse Yalçın tarafından özel olarak tasarlanan daha öncesinde online olarak kurumsal şirketlere ve bireylere verilen seanslar sonrasında etkili sonuçlar elde edilen Türkiye’de ilk kez kliniğimizde konsepte özel olarak tasarlanan odada uygulanacak olan bir konsepttir. Vücudun bir bütün olarak ele alınması ilkesine dayanır. Seans içeriği; dik duruş egzersizleri, nefes terapisi ve yüz yogasını içerir. Yüz yogası, yüzdeki kasların etkili çalışması ve bireyin yaşla birlikte yüz hatlarında oluşan kırışıklıklar, cilt bariyerindeki bozukluklar, cilt tonu eşitsizliği, mimikleri tam kullanamama, konuşurken kaslardaki zayıflıklar sebebiyle zorlanma, diş sıkma sebebiyle çiğneme kaslarında oluşan gerginlikler, migren ağrıları vb. sorunların giderilmesi için çok etkilidir. Bunun yanında içeriğinde yer alan dil egzersizleriyle; ağız ve boyun bölgesindeki lenfatik sistemin temizlenmesini sağlar. Dil, etkin toksin temizleme yeteneğine sahip lenf boşaltıcı bir organdır. Dilin ucu, çenenin altındaki submental lenf düğümüne akar. Dilin ortası, çene kemiğinin altında hissedebileceğiniz submandibular düğüme akar. Dilin arkası ise boğazdan, boynun arkasına uzanan derin servikal düğümlere akar. Lenf sisteminin düzgün çalışabilmesi için bu bölümlerin herbirinin yaptığı hareket çok önemlidir. Nefes terapi bireylere doğru nefes alıp verebilmek için farklı nefes egzersizlerinin birleşimiyle yapılan bir terapi sistemidir. Diyafram nefesi, akciğer nefesi, ve pranayama nefesini içerir. Hayatta kalmak için her bireyin oksijene ihtiyacı vardır. Doğru nefes almak yalnızca vücuda oksijen almak değildir, aynı zamanda karbondioksidi dışarı atabilmektir. Karar verme yetimizi, iyi bir hafızayı, doğru çalışan organları, güzel ve sağlıklı bir fiziği, kısacası kaliteli yaşamamız için aklın sığdırdığı her işlevi, doğru nefes almaya borçluyuz.

Diyafram beynin iki diyafram siniri ile bağlıdır ve diyaframın üç deliğinden biri de hayata ilk bağlandığımız noktaya, yani yemek borusuna (esophagus) bağlanır.  Bu çok önemli bir noktadır. Çünkü nörobilimciler, benzer hücre yapısı, benzer etken maddeleri ve reseptörlerinden dolayı, ikinci beynimizin ilk enerji kaynağımız olan göbek bölgesi olduğunu söylerler.  Pranayama nefesi yogada uygulanan nefes tekniklerine verilen isimdir. “Prana” yaşam enerjisi “Yama” ise kontrol etmek anlamı içerir. Bireyin yaşam enerjisini ihtiyaçları doğrultusunda yönlendirebilmesini öğretir. Hayat biçimimiz pranik güçleri derinden etkilemektedir. Faaliyetlerimiz; uyku, beslenme, düşünce, duyular hepsi Prana’mızı etkiler. Yaşam tarzındaki düzensizlik, gelişigüzellik ve karışıklık pranik enerjiyi tüketir ve pranik blokajlara/tıkanıklıklara yol açar. Bu nedenle zaman zaman kendimizi bitkin ve tükenmiş hissederiz. Pranik güçlerin tükenmesi, organ ve kaslardaki hastalıklara yol açar. Pranayama çalışmaları bu güçleri kuvvetlendirmekte ve bedendeki beş prana’yı dengelemektedir.

Bireyler günlük yaşam koşullarında duruş pozisyonlarını zaman zaman kontrol altına almakta güçlük çekmektedir. Bunun sebebi azalan kas gücü, sürekli olarak aynı pozisyonda durmak ve hareketsizliktir. Bu durum ne yazık ki vücudun postural dengesinin bozulmasına ve duruş bozukluklarının ortaya çıkmasına sebebiyet vermektedir. Duruş bozuklukları, omurgasal ve bedensel birçok problemi beraberinde getirir. Yaptığımız dik duruş egzersizleriyle bireyin sırt, omuz ve boyun bölgesindeki kasları güçlendirerek bu bozuklukların düzeltilmesine yardımco oluyoruz. Oluşturduğumuz tüm bu çalışmaları içeren Fizyo-Face Stretch konseptinde nefes, dik duruş ve yüz yogası birleştiğinde birey bütün olarak ele alınıp birbiriyle bağlantılı olan tüm noktaların aynı anda kontrolü sağlanarak hem zihinsel hem bedensel iyileşme kazanılmaktadır.